ya
sana ne denir ki ya da bu zamana kadar ben sana ne diyebildim ki. net olmayan şeylerden nefret ediyorum. belirsizlikle sürüklenmek yorucu biraz. bu sadece biraz yorucu olan , en yorucu olan ise karşı tarafı bir şeye inandırmaya çalışmak sanırım. yani anlayacağın dilden anlatacak olursam senin yaptığın. açıklayıcı ve net olmadıktan sonra net olmanın ne anlamı var net olmanın. konuşamamak ne kötü şey. düşünüp ama söyleyememek , bu denli kapatmak her şeye kendini. hiçbir zaman anlatmayacak olan birine sabit kalmalı mıydım? kaçmamak yerine inatla beklemeli miydim , bir şeyler söylemesini? kafamı duvara yaslayıp artık oh çekmek isterken bile kaybediyorum. durup dururken bir insan kaybedilebilir mi? kaybediliyormuş. zaman geçtikçe bazı şeyler anlamını yitirir diye korkuyorum. çok bıkkın biriymişim. mutlu olduğumu belli etmiyormuşum. bir anda sessizleşiyormuşum ve daha niceleri. kazanmayı en çok istediğim şeyi kaybettim geçenlerde. sonrası boşluk. sonrası gözyaşı bile değildi. "kal gel
